Guner Onur S, Tonguc Altin K, Demetgul Yurtseven B, Haznedaroglu E, Sandalli N. Children's drawing as a measurement of dental anxiety in paediatric dentistry. Int J Paediatr Dent. 2020 Apr 22. doi: 10.1111/ipd.12657. PMID: 32323377.
Çocukların açısından dünyaya bakma noktasında onların sınırlı iletişim yetenekleri bizim büyük bir sorunumuz. Çizim veya resim yapmak ise hemen her çocuğun yapabileceği bir şey. Bu açıdan bakıldığında doğru değerlendirmeleri yapabildiğimiz ölçüde bize çok faydalı olabilecek yöntemler.
Dental anksiyete yaşamın ilk yıllarında oluşmaya başlar ve yetişkin dönemde kalıcı olarak dental tedavilerden kaçınmaya yol açabilir. Dental aksiyete ifadesi dental korku ve fobinin tüm tiplerini içine alan bir ifade olup bunların ayırımını yapmak zordur. Çocukların anksiyete kaynakları farklılık gösterebilir; bazı çocuklar özel bir uyarana (örneğin iğne veya airotor) karşı korku veya fobi gösterirken bazı çocuklar etken ortada olmadan ve kaynağı belirsiz bir şekilde genel olarak anksiyete yaşayabilir. Ancak kaynak değişsede davranışsal cevap benzerlikler gösterir. Çocuğun tedavi sırasındaki kötü tecrübeside dental aksiyeteyi oluşturabilir ve yetişkin çağa kadar uzayabilir. Dental tedavi sırasında gözlenen davranışları yaratan duyguların bilinmesi önemlidir. Dental aksiyeteyi değerlendirmek için çok sayıda yöntem vardır. Bu yöntemlerde çocuğun anksiyetesinin ölçümü için çocuğun dental tedavi sırasındaki davranışlarının gözlenmesi, çocuğun kendisinin doldurduğu veya aileleri tarafından çocuk hakkında doldurulan skalalar kullanılır.
Anksiyeteli çocuklar dental tedavi sırasında negatif duygu ve davranış tepkileri gösterirler. Ancak bazı çocuklar anksiyeteli olmalarına karşın bu reaksiyonları göstermeyebilirler. Bu nedenle daha önceki çalışmalarda çocuğun anksiyete düzeyinin belirlenmesinde çocuğun tedavi sırasındaki davranışlarının gözlenmesi yöntemi güvenilir bulunmamıştır. Çocuğun dental anksiyetesinin velinin çocuğu hakkında bir anket doldurması yoluyla öğrenilmesi yönteminde ise velinin kendi anksiyetesini de yansıtacağı için çalışmalarda çocuk ile veli oranları arasında orta düzeyde bir uyum gözlenmiştir. Bu nedenle veli çocuğunun anksiyete düzeyini değerlendirmede güvenilir bir kaynak değildir. Bu yöntemler arasında çocuğun kendisinden alınan bilgilere göre anksiyete düzeyinin belirlenmesi daha güvenilir ve geçerli bir yöntemdir. Çocukların dental anksiyetesinin değerlendirilmesinde The Children's Fear Survey Schedule-Dental Subscale (CFSS-DS) anketi çocuklar tarafından doldurulan en yaygın ankettir. Ancak çocuğun dental uyaranlara karşı vereceği cevap seviyelerini belirleyebilecek düzeyde olgunlaşmış olması gereklidir. Daha önce 8 yaşının altındaki çocukların gelişimsel yetersizlikleri nedeniyle kendi sağlık durumları hakkında güvenli bilgi veremeyeceği ifade edilmiş. Ayrıca kendi kendine doldurulan formların kullanılabilmesi için yazma yeteneği gerektiğinden küçük yaştaki çocuklar için uygun değildir. Facial image skala (FIS) anksiyetenin belirlenmesi için diğer en yaygın kullanılan yöntemdir.
Çizim yapmak çocukların duygusal durumunun değerlendirilmesinde kullanılan bir diğer yöntemdir. Yapılan çalışmalarda çocukların bilişsel gelişimleri ve fiziksel yetenekleri açısından kendi kendilerine yaptıkları çizimlere odaklanılmıştır. Yıllar içinde çocukların sosyal ve duygusal gelişimi daha fazla sorgulanmış ve fiziksel ve psikolojik gelişim arasındaki ayrım daha belirgin hale gelmiştir. Bu şekilde çocukların çizme aktivitesi sadece bilişsel gelişimi için değil aynı zamanda çocuğun fizyolojik durumunun değerlendirilmesi için de bir yöntem haline getirmiştir. Machover's Draw-a-Person test ilk ve en yaygın kullanılan testtir. Bu testte çocuğun çizdiği vücut parçalarının çizimlerini, boyutlarını ve şekillerini analiz ederek bir çocuğun sözlü olarak ifade edemediği bilinçsiz durumu değerlendirir. Ancak bu yöntem çizme yeteneği henüz gelişmemiş bir çocuğun durumunu değerlendiremez. Koppitz isimli araştırmacı bir kişinin farklı cinsiyet ile yaştaki baş, kollar, bacaklar, yüz özellikleri ve giyinişi gibi gelişimsel özelliklerini incelemiştir. Bu şekilde çizimlerin değerlendirilmesi daha geçerli ve sistematik bir hale gelmiştir. 1999 yılında hastanede kalan okul çağı çocuklarının anksiyetesinin değerlendirilmesinde Child Drawing: Hospital (CD:H) ölçeği geliştirilmiş. Clatworthy ve arkadaşları çocuk çizimlerinin hastanede kalan çocukların subjektif duygularının ölçümü için kullanışlı bir yöntem olduğunu bildirmiş. Çocukların çizme yetenekleri yaşları büyüdükçe gelişir ve bilinçsiz durumları kolaylıkla ifade edebilir. Bir çocuk çizim yoluyla korku ve anksiyete gibi kötü duyguları yanı sıra istek, mutluluk ve gelecek beklendilerini ifade edebilir. Çizim testleri kolaylıkla uygulanabilen, ucuz ve özel bir deneyin gerektirmeyen ve çocuklar için de eğlencelidir. Ayrıca çizim testleri pediatrik dental tedavi sırasındaki subjektif duyguların değerlendirilmesi için çocuğun kendinden alınan sözsüz bir yöntem olarak kullanılabilir. Bu çalışmada da araştırmacılar dental tedavi sırasındaki dental anksiyeteyi ölçmek için çocukların çizimlerini değerlendirmeyi amaçlamışlar.
Çalışma 6-12 yaş aralığında daha önce dental tedavi geçmişi olmayan, restoratif ve endodontik tedavi ihtiyacı olan, sağlıklı 78 çocukta gerçekleştirilmiş. Çalışmada Ses, Göz ve Motor (SEM) ve Frankl skalaları tedavi sırasında davranışlarını değerlendirmek için kullanılmış. Tedavi seansından sonra çocuklara diş kliniğinde bir kişinin resmini çizmeleri istenmiş. Çocuk çizimleri, bir pedodontist ve bir psikolog tarafından Child Drawing: Hospital (CD:H) ölçeği ve Human Figure Drawings (HFD) duygusal göstergeleri kullanılarak puanlanmış. Bulgular Frankl ve SEM skorları ile karşılaştırılmış.
Çalışma sonucunda araştırmacılar çocuklara çizim yaptırmanın tedavi sırasındaki olumsuzlukların ölçülmesinde alternatif bir yöntem olabileceğini ve dental aksiyetenin değerlendirmesinde pedodontistlere yardımcı bir araç olarak kullanabileceğini belirtmişlerdir.
Child Drawing: Hospital (CD:H) nedir?
Çizimlerin puanlanması üç kısımdan oluşmaktadır;
A Kısmı: pozisyon, hareket, uzunluk, genişlik ve insanın boyu; gözlerin ve yüzün ifadesi, renk baskınlığı, kullanılan renklerin sayısı; kağıdın kullanımı; boyama kalitesi; dental ekipmanın kullanımı ve boyutu, gelişim seviyesi gibi 14 maddeden oluşmakta ve her maddeye 1-10 arasında puan verilmiştir.
B Bölümü’nde; patolojik durumları gösteren 8 madde bulunmaktadır. Vücudun bir parçasını dahil etmeme, abartma ve tekrar vurgulama 5 puan olarak değerlendirilmektedir. İki veya daha fazla vücud parçasının bozuk, eksik olması, transparan görüntü, karışık profil ve gölgeleme 10 puan olarak değerlendirilmektedir. Bu maddelerden hiçbiri yok ise sıfır olarak skorlanmaktadır.
C Bölümü’nde ise; tüm resmi tanımlayan kaygı duygusuna 1 ve 10 arasında puan verilmiştir. 1- hastaneye uyumu ya da kaygının düşük olduğunu; 10- rahatsızlığı ya da kaygının yüksek olduğunu ifade eder. Toplam puan 15-290 arasındadır
Human Figure Drawing (HFD) nedir?
Çeşitli psikolojik durumları, özellikle de psikiyatrik hastalık ve kişilik durumu dahil olmak üzere psişik durumu değerlendirmek amacıyla geliştirilen kısaltılmış bir testtir. Test, çocukların duygusal göstergeler olarak bilinen tutum ve endişeleri ile ilgili bir dizi sinyal bulunduğunu varsayar. Duygusal göstergeler, çocuğun yaşına ve olgunluğuna bakılmaksızın kaygılarını, endişelerini ve tutumlarını ortaya koymaktadır.
Çeviri ve sunum : Dt. Türkan Mahyaddinova (ERÜ Pedodonti AD)
Comments